İSTANBUL SULTANİSİ (İSTANBUL LİSESİ)


Osmanlı İmparatorluğu’nda Batılı eğitimin öncülerinden olan İstanbul Lisesi’nin temelleri Mehmet Nadir Bey tarafından 15 Ocak 1884 tarihinde Numune-i Terakki Mektebi’nin kurulmasıyla atılır. Modern eğitim anlayışı ve çağdaş öğretim yöntemleriyle diğerlerinin arasından sıyrılarak kısa sürede dönemin en tercih edilen özel okulu haline gelen Numune-i Terakki, 1909’da Maarif Nezaretince 120 bin kuruş karşılığında satın alınarak devletleştirilir ve adı önce İstanbul Leyli İdadisi, ardından1910’da İstanbul Lisesi olarak değiştirilir.

 



ALMANCA EĞİTİM
Bu arada Osmanlı İmparatorluğu ile Almanya arasındaki yakınlaşmanın artmasıyla beraber, devlet, gelişen işbirliğine paralel çalışabilecek kadrolar yetiştirmeyi amaçlar. Bunun üzerine Almanya’dan öğretmenler getirilirek 1912 yılında Almanca eğitime geçilir. Adı 1913 yılında ‘İstanbul Sultanisi’ olarak değiştirilen okuldaki o yıllarını Hamburglu öğretmen Hans Gabel hatıralarında şöyle anlatır. ‘’Bizim bulunduğumuz okul, ülkede bulunan 11 Sultani’den biri. Bizdeki gibi 12 yıllık eğitim veren bir okul. Bizden farkı ise öğrencilerinin çoğunun yatılı olması. Ülkenin en kalabalık bu şehrindeki okulda takriben 700 öğrenci mevcut. Çocukların menşei ise farklı farklı. Bakanın oğlundan tutun da memur kesiminden gelenler, asker ve tüccar çocukları... Ten renklerinin çeşitliliği ise göze çarpıyor. Çoğu İstanbul Türkü olmakla beraber, aralarında sarı saçlı Çerkezler, kahverengi Araplar, hatta benim sınıfımda Mısırlı siyahlar dahi var.’’



 



 SARI SİYAH

İstanbul Sultanisi öğrencileri, 20. yüzyılın başındaki tüm savaşlara, sırasıyla Balkan Savaşı, 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’na katılırlar. Okulun renkleri ise Çanakkale Savaşı’nda yaşanan hazin bir olaydan doğar. Okul binası hastaneye dönüştürülmüş ve duvarları sarıya boyanmıştır. Arkadaşları dönüşlerini beklerken, cepheye giden 50 İstanbul Sultanili’nin şehit düştüğü haberi gelir okula. Pencere pervazları ve kapılar siyaha boyanır, umudun rengi sarının üzerine matemin rengi siyah gelir. Böylece okul, daha sonra İstanbulspor’un da benimseyeceği sarı siyah renklerini alır. Okulun büyük tarihi saatleri ağabeylerin şehit düştüğü zaman olan 03:30 da sabitlenir. Öğrenciler ve mezunlar, her yıl 18 Mayıs’ı 19 Mayıs’a bağlayan gece, Gelibolu Kırmızı Sırt’ta şehitleri anarlar. Okula yeni giren öğrencilerin bu törene katılmaları zorunluluktur.


 SAKARYA İZCİ OYMAĞI

Sakarya Savaşı sonrası Atatürk’ü ilk tebrik edenlerdendir İstanbul Sultanisi izcileri. ‘’Sağ olun Paşam, vatanı kurtardınız’’ diyen öğrencilere, ‘’Siz sağ olun Sakarya’nın evlatları’’ diye cevap verir Atatürk. O günden sonra adlarını Sakarya İzci Oymağı olarak değiştirir İstanbul Sultanisi izcileri. Marşları Sakarya Marşı da okul marşı olur. 1912 yılında kurulan Sakarya İzci Oymağı, Türkiye’nin en eski izci grubudur ve 125 aktif izcisiyle halâ faaldir, izci liderleri okul gelenekleri çerçevesinde üniversitede okuyan ağabey ve ablalardır.


İSTANBUL LİSESİ BİNASI

İstanbul Lisesi 1933 yılında şimdiki binasına kavuşur. Osmanlı devleti borçlarını ödeyemeyince, 1882 yılında Duyun-u Umumiye İdaresi kurularak borçların yönetimi yabancılara bırakılmıştır, bir anlamda devlet iflas etmiştir. Duyun-u Umumiye İdaresi’nin Cağaloğlu’nda yer alan, tüm İstanbul’a hakim muhteşem bir binası vardır. Cumhuriyet ile birlikte borçlar tasfiye edilip, Düyun-u Umumiye İdaresi ülkeyi terk edince, vilayet, belediye ve üniversite başta olmak üzere bir çok kurum talip olur bu güzel binaya. Ancak bina Atatürk’ün talimatıyla İstanbul Lisesi’nin kullanımına tahsis edilir. Gençlerin, eğitim gördükleri binanın eski işlevinin bilinciyle yetişmelerini ve devletin aynı günlere dönmemesi için ders çıkarmalarını arzulamıştır Atatürk.

Çok sayıda devlet ve bilim adamı, sanatkar yetiştirir İstanbul Lisesi. Aralarında 2 başbakan, onlarca bakan vardır. Rekor, 6 İstanbul Liseli bakanla, 1955 yılı Türkiye Cumhuriyeti hükümetindedir. Birinci Dünya Savaşı’nın kaybıyla 1918 senesinde ara verilen Almanca eğitim, Türkiye ile Almanya arasında imzalanan anlaşma ile 1958 senesinde tekrar başlar, 1964 senesinde ilk kız öğrenciler okula alınır. 1982’de okul 1910’daki adına döner, yeniden İstanbul Lisesi olur. 


 

  

İSTANBUL LİSESİNE DAİR BAZI ÖNEMLİ BİLGİLER: 

İstanbul Lisesi ülkemizde;
  • ilk öğrenci gazetesini yayınlayan,  (1887'DEN ÖNCE)
  • "Lise" terimini ilk kez kullanan, (1910)
  • Öğrencilere Almanca eğitim sunan, (1912)
  • İlk kez bir okulda film gösterimi yapan, (1913) "Les Miserables"
  • ilk öğrenci tiyatro grubunu kuran, (1913) Abdulhak Hamid'in "Esber" ve Teodar Kasap tarafından türkçeye uyarlanan Moliere 'in “Pinti Hamid” (L’avare) oyununu sahnelemişlerdir.
  •  1914-1918 yılları arasında devam eden Birinci Dünya Savaşı yıllarında, İstanbul Erkek Lisesi günümüzde Saint Benoit Fransız Lisesi olarak kullanılan Karaköy Kemeraltı Caddesi'ndeki binada eğitim vermiştir. Birinci Dünya Savaşı sırasında okul binasının bir bölümü hastaneye çevrilerek sarıya boyanır. 50  İstanbul Lisesi son sınıf öğrencisi gönüllü olarak savaşa katılmak isterler ve birliğe katılarak Çanakkale Savaşı'nda (1914 , Saat: 3.30, Kabatepe) hayatlarını kaybederler.
         Büyüklerinin ölüm haberini alan İstanbul Lisesi öğrencileri sarı olan okul binasının kapı ve pencerelerini    siyaha boyarlar. Bugünden sonra hayatlarını kaybeden öğrenciler anısına okul renkleri sarı-siyah olarak kabul edilir.